Günlerden bir gün Ali isminde çok zeki, uyanık ve bir o kadarda dürüst bir çocuk yaşarmış. Ali o kadar çok dikkatliymiş ki, onu tanıyanlar, cin gibi bir çocuk diye söylenirlermiş. Ali’nin o dikkatli halleri herkesin kendisini…
Bir zamanlar iyi kalpli bir Terzi yaşarmış. Bu terzi çok kazanamazsa da, eşinin ve sera ismindeki küçük kızının ihtiyaçlarını karşılayabilecek kadar para kazanabiliyormuş. Bu halde bile çok mutlu olan terzinin, bu mutluluğu çok fazla sürmemişti. Çok…
Bir zamanlar küçük bir şehirde resim çizerek geçimini sağlayan Çağdaş isminde genç bir ressam yaşarmış. Eşi Belgi Hanım ev işlerini yaparken ressam çizdiği resimleri pazara götürüp satarmış. Bazı günler sadece bir tane resim satabilirken, bazı günler…
Bir zamanlar büyük bir köyde çobanlık yaparak geçimini sağlayan bir çoban yaşarmış. Bu çoban her sabah kalkar eşinin kendisi için hazırladığı yiyecekleri yanına aldıktan sonra ahırdaki koyunları çıkarıp, köyün dışındaki çayırlığa götürür, koyunlar otlanırken o ise…
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde develer tellal pireler berber iken, bir zamanlar kocaman bir şehirde yaşayanlar arasında Despina isminde bir kız çocuğu varmış ki kitap okumayı hiç sevmezmiş. Onun aksine kardeşleride…
Bir zamanlar derme çatma bir evde yalnız başına yaşayan uzun boylu bir adam varmış. Bu adamın hiç kimsesi olmadığından zamanın büyük bir çoğunluğunu şövalye hikâyeleri okuyarak geçirirmiş. Bir gün, kasabadan aldığı bir hikaye kitabını okurken, aklına…
Bir zamanlar ormanda bulduğu küçük bir bebeği büyütmek için yuvasına götüren dişi bir kurdun karşısına çıkan Shera ismindeki kötü kaplan “O bebeği bana verin.” Demiş Dişi Kurt “ Asla onu sana vermem, onu bizim yaşadığımız yere…
Bir kış sabahı odalarındaki pencerenin kenarında yağan yağmuru izleyen Kral ve Kraliçe bir çocuğu olacağı müjdesini aldıkları günden beri çok mutlularmış. Günler bu şekilde hızla geçip giderken, bir sabah sabırsızlıkla bekledikleri kız çocukları doğmuştu. Çok tatlı…
Ama Çat Çat isminde küçük bir Acı biber varmış ki, diğerlerinden çok ama çok farklıymış. Bostandakileri umursamaz kendisiyle konuşanlarıda kaba sözlerle hemen kırarmış. Bir gün Bostana giren Tavşan Podi, Bostanda dolaşırken Acı Biber Çat Çatın sallana…
Ambulansın o kadar ilgi görmesini kıskanan kırmızı birde kamyonet varmış. Ambulans hasta çocukları taşırken ona hiç yol vermez, pek umursamazmış. Yine bir gün şehrin dışındaki ormanlık alanda ayağına diken batmış bir çocuğun, hastaneye gitmek istediği haberi…