Sihirli Çeşme Masalı

Sihirli Çeşme Masalı’nda, Bir köyün meydanında bulunan sihirli sudan içen yakışıklı bir delikanlının başından geçenleri konu edinen güzel bir masal. İyi Okumalar.

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde güney ormanlarının bittiği yerde küçük bir köy varmış. Bu köyün içinde harıl harıl akan birde sihirli çeşme varmış. Bu çeşmeden su içen kişi eğer iyi kalpli ise yüzü güzelleşiyor, kötü kalpliyse de yüzü çirkinleşiyormuş.

Bu durumu iyi bilen köy halkı çirkin olmaktan korktuğu için o sihirli çeşmeden su içmeye cesaret edemezmiş.

Günler bu şekilde geçip giderken bir gün yeni bir yerde yaşamaya karar veren genç bir delikanlı güneye doğru gitmeye karar vermişti. Günlerce yol alan bu delikanlının yolu sihirli çeşmenin bulunduğu köye düşer.

Hem çok acıkan hemde çok susayan genç köyün yakınındaki bir ağacın altında biraz soluklanmak için oturur. O kadar çok yorulmuştu ki oturduğu yerde hemen uykuya dalar.

O sırada rüyasına güzel bir kız girer ve ona: “Ne olur beni hapsedildiğim büyülü ormandan kurtar.” der.

Uykudan uyanan delikanlı köyün meydanına giderek meydanda bulunan sihirli çeşme’den susuzluğunu giderene kadar içmiş sonrada güzelce elini yüzünü yıkamış.

O anda çeşmedeki delikanlıyı gören ve çeşmede bir kişinin su içtiğini duyan köylülerin hepsi meydana doluşmuşlar.

Şaşkınlıkla sihirli çeşmenin suyunu içen delikanlının çok yakışıklı biri olmasına tanık olmuşlar. Köylülerin şaşkın bakışları genç delikanlının tedirgin olmasına sebep olmuş.

Yakışıklı delikanlı su matarasını sihirli çeşmedeki suyla doldurduktan sonra çevresinde toplanmış köylülere selam vererek köyden ayrılmak için geldiği yöne doğru gitmeye başlamış.

Birkaç adım attıktan sonra köyün zenginlerinden olan bir adam ona seslenmiş.

“Delikanlı gitmek için niye acele ediyorsun, gel biraz soluklanda biraz kelam edelim karnın da acıkmıştır şimdi.”

Genç adam, zengin köylüye teşekkür ederek onun gösterdiği yere oturur. Kendisine ikram edilen yiyeceklerle bir güzel karnını doyurduktan sonra zengin köylü:  

“Eee genç adam nereden gelir nereye gidersin? Az önce su içtiğin çeşme sihirli bir çeşmeydi. Kalbin çok temizmiş ki o sudan içtikçe güzelleştin.”

Şaşıran genç adam: “Şey, şey efendim o kadar çok susamıştım ki, çeşmeyi görünce hiç düşünmeden doyasıya çeşmenin suyundan içtim. Sihirli olduğunu bilmiyordum.”

Köylü adam “Peki nereden geldin nereye gidiyorsun.”

Bir derin nefes çektikten sonra delikanlı “Emin olun ki, ben de nereye gittiğimi bilmiyorum.  Kendime kalabileceğim yeni bir yurt, çalışabileceğim bir iş ararım.” demiş.

Onu sessizce dinleyen zengin köylü gülümseyerek: “ İstersen burada kalabilirsin sana iş de veririm, başını sokacağın bir evde, çünkü senin gibi temiz kalpli bir kişiyle çalışmayı ben de çok isterim.” Demiş.

Kısa süren bir sessizlikten sonra zengin adam “Benim malım çok ama inanki etrafımda güveneceğim kimse yok. İki tane birbirinden güzel kızım vardı. Bir tanesini köyümüzdeki o sihirli sudan içen kötü kalpli yaşlı bir kadın kaçırdı. Diğeri ise evlenince kocasının memleketine taşındı.”

“O kötü kalpli kadın da senin gibi bilmeden bu çeşmeden su içince epey bir çirkinleşmişti. Onu önceden uyarmadığımız için bize ceza olsun diye kızımı şu dağın arkasındaki ormana hapsetti. Kızımı kurtarmak için ormana giremeyelim diye de büyü yaptı. Sadece o ormana kalbi temiz olan kişiler girebilir. Kalbi temiz olmayanlar ormana girerse bir daha çıkamaz. Şuana kadar kızımı kurtarmak için ormana kim gittiyse bir daha geri dönemedi.”

Zengin adam konuşurken genç delikanlı sessizce onu dinliyordu. Zengin adam sözlerine devam etti.

“Seni o suyu içerken öylece izledim. Sen içtikçe güzelleştin, ne olur kızımı bulmam için bana yardım et.  Eğer kızımı bana getirebilirsen, sana bütün servetimi verebilirim.” Demiş.

Yakışıklı genç “Kızınızı kurtarmak için o ormana giderim ama bir şartla. Kızınızı buraya getirdikten sonra ona da bu sihirli sudan içireceğim. Eğer kızınızın yüzü güzelleşirse demek oluyor ki onunda kalbi temizdir. Onunla evlenmeme müsaade edeceksiniz.” Demiş.

Zengin köylü genç adamın teklifini kabul etmiş. Ertesi günün sabahında ikisi beraber büyülü ormana doğru yola koyulmuşlar.  Günlerce süren bir yolculuktan sonra büyülü ormana ulaşmışlar.

Zengin köylü delikanlıyı ormanın girişinde beklemeye başlamış ormanın içine tek başına giren delikanlının bir süre sonra ayaklarına bir sarmaşık dolanmış.

Sarmaşık: “Ey insanoğlu sende kimsin ve bu ormanda ne ararsın?”

“Bir kız ararım güzel sarmaşık.”

“O kızı niçin ararsın?”

“Babasına, onu köyüne geri götüreceğime dair söz verdim.”

“ Kim olduğunu söylemedin.”

“Garip bir yolcuyum, uzaklardan geldim kendime kalacak yurt çalışacak iş ararım, eğer aradığım kızı babasına geri götürebilirsem artık yurdumda olacak işim de.”

“Hımm demek öyle, bakıyorum da çok yakışıklısın, belli oluyorki sende sihirli çeşmenin suyundan içmişsin. Bana güzel olmanın sırrını verirsen o zaman sana yardım edebilirim. Şimdi söyle bana mataranda bulunan sihirli suyu içersem nasıl güzelleşirim?”

“Kimi üzdüysen onu sevindir, her zaman iyi düşün, kimseye kötülük yapmayı aklından bile geçirme işte o zaman bu sihirli suyu içerseniz, güzelleşirsiniz.” Demiş.

Bu sözler üzerine onu serbest bırakan sarmaşık hemen o çirkin yaşlı kadına dönüşmüş.

Yaşlı kadın: “Sana o kızı veririm ama bir şartım olacak, bana iyi kalpli biri olmayı öğretmeni istiyorum.  Ben de iyi kalpli olursam, benden korktukları için beni evden kovan evlatlarımın yanına ve evime dönebilirim.” Demiş.

Delikanlı bir süre düşünmüş sonrada “Öncelikle ormanın üzerindeki büyüyü kaldır. Bugüne kadar bu ormanda kaybolmuş gençleri serbest bırakarak evlerine dönmeleri için onlara yardım et. Artık dürüst biri ol ve asla kimseye yalan söyleme ve çevrendeki herkesi sev.” Demiş.

Yaşlı kadın delikanlının dediklerini yaparak ormandaki büyüyü kaldırmış, sonrada ormanda kaybolan gençlerin evlerine dönmeleri için onlara yol göstermiş. Artık kimseye yalan söylemeyeceğine dair yemin etmiş.

O anda beline bağladığı matarayı yaşlı kadına uzatan delikanlı: “Eğer bu yaptıklarını gerçekten iyi niyetle yapmışsan eski haline döner hatta daha güzelleşirsin, Niyetin kötüyse de olacaklara katlanırsın.” demiş.

Yaşlı kadın mataradaki sihirli çeşme suyundan içtikçe hem güzelleşmiş hemde gençleşmiş. Sonrada kızı hapsettiği mağaradan çıkartarak, Delikanlıya teşekkür etmiş.

Genç delikanlı rüyasında gördüğü kızın aradığı kız olduğunu görünce çok şaşırmıştı. Kız ile beraber yola koyularak akşam olmadan ormandan çıkmışlar.

Ormanın dışında bekleyen zengin köylü kızını ve genç delikanlıyı görünce çok sevinmişti. Hep beraber köye geri dönmüşler.

Köyde bayram havası varmış, güzel yemekler yapılırken, kız delikanlının ısrarı üzerine sihirli çeşmedeki suyun başına giderek o sudan içmiş, içtikçe güzelleşen kız ile delikanlının düğünleri yapılmış ve bir ömür mutlu mesut bir yaşam sürmüşler.