Beyinsiz Geyik ile Tilki Masalı

Zevkle bir solukta okuyacağınız güzel bir çocuk masalı olan Beyinsiz Geyik Masalı ile çocuklarınızı mutlu edin.. İyi okumalar.

Evvel zaman içinde Doğu ormanlarının içinde yaşamakta olan aslan kral zamanla iyice kocamış, üstüne üstlük hastalanmıştı da, ona yakın olan komşusu sarı tilki sık sık aslan’ın ziyaretine gider, hal hatırını sorarmış.

Günler bu şekilde geçip giderken aslan, bir gün kendisini ziyarete gelen tilkiye yalvarırcasına:

“Bu aralar canım öylesine geyik eti çekiyor ki anlatamam, derenin oradaki geyiği kandırarak getir bana, onu bir güzel yiyeyim.”

Tilki ne yapacağını şaşırmış? Aslan bir yandan ormanın kralı, diğer  yandan da komşusu, çaresizce derenin yanına giderek geyiği arayıp bulmuş ona;

“Kral aslan seninle bir konuda görüşmek istiyor, hadi gel yanına gidelim,” demiş.

Geyik:“Yoo gelmem geleyim de beni yesin değil mi ?” demiş.

Tilki:

“Yahu, sen niye öyle kötü düşünüyorsun, durum senin düşündüğün gibi değil! Elbette bizimde bir bildiğimiz var ki, sana korkma gel gidelim diyoruz, beni tanırsın senin düşmanın mıyım ?”

Geyik: “Yok, bildiğim kadar değilsin” demiş  ve bir süre duraksamış, o anda tedirgin olan tilki etrafına bakınmış; onları dinleyen veya gören var mı diye, sonrada

 “Sana bir şey söyleyeyim mi ?” demiş kısık bir sesle sonrada sözlerine devam etmiş  “Aslan artık son demlerini  yaşıyor, tek sıkıntısı, ondan sonra yerime kimin geçeceği, o yüzden kimi kral yapayım diye düşünüyor. Kurdu  beğenmiyor, salak diye, deve desen, her yeri eğri nasıl kral olsun diyor. Kuşlara baksan onları sevmiyor. Yani anlayacağın hangi hayvanı desen ona bir kulp takıyor, en sonunda ağzındaki baklayı çıkardı ve bana Geyik kral olsun” dedi.

Geyik “neden beni seçti” diye sordu.

Tilki, Aslan kral dedi ki ’ Onun bacakları yamandır, çok hızlı koşup haksızlıkları kovalar; boynuzları çok sağlamdır, her zaman haklıyı savunur o yüzden yerime o geçmelidir,”dedi.

Ben de bu güzel haberi sana söylemek için geldim. Şimdi istersen birlikte aslan kralın yanına gideriz, sende onun ağzından duymuş olursun.”

Geyik, tilkinin sözlerine inanmıştı, nerdeyse sevinçten kanatları olsa uçacakmış. Tilkiye “hemen gidelim” demiş.

Beraber aslanın inine doğru gitmişler,  Aslan onların uzaktan geldiklerini görünce bir köşeye saklanarak  beklemiş.

Tilki, geyiği önden buyur etmiş, geyik içeri girer girmez, aslan  kükreyerek geyiği sıkıştırmış, atik olan  geyik çok çabuk kıvrak bir şekilde toparlanmış. Aslanda epey yaşlı olduğundan ancak bir pençe atabilmiş, o da geyiğin kulağının yanından sıyrılıp geçmiş.

Aslan’ın elinden kurtulan geyik, korkusundan arkasına bakmadan kaçmış, hemen ormanda onu bulamayacakları bir yere gizlenmiş, Tilki bu duruma çok bozulmuştu tabii.

Hemen aslana çıkışmış:

“Amma da beceriksizmişsin kralım onu getirmek için  neler neler söyledim. Bir çuval inciri berbat ettin,  bir geyiğin hakkından gelemedin!”