Şimşek McQueen Masalı

Bir zamanlar kırmızı renkli ve çok akıllı bir araba varmış. Bu araba sürekli araba yarışlarını izlemeye gidermiş. Onları izlerken zaman zaman kendi kendine “Bende onlar gibi hızlı hatta daha hızlı bir araba olacağım.” Diye mırıldanırmış. Ama yarışlara girmeye de korkarmış.

Günler bu şekilde geçip giderken artık araba yarışlarını, yarış izlerken tanışarak arkadaş olduğu çekici Mack ile birlikte izlemeye gitmiş.

Yine bir gün arkadaşı Çekici Mack ile birlikte yarış izlemeye gitmiş ve sabırsızlıkla yarışın başlamasını bekliyormuş. Yarışın başlama saati gelmesine rağmen yarış pistinde bir koşuşturmaca olduğunu görünce “Mack, orada neler oluyor.” Diye sormuş.

Mack “Bir problem var onu çözmeye çalışıyorlar. Merak etme yarış birazdan başlar.” Demiş.

Kırmızı takımın favori aracı olan Fırtına arızalanmış, yarışa katılamayacak durumdaymış. O yüzden izleyiciler arasında kendi takımında yarışacak bir yarış arabası bakınan Kırmızı takımın kaptanı, çekici Mack’i görünce hemen onun yanına giderek ondan bir yarışmacı bulması için ricada bulunmuş.

Biraz düşünen Mack, McQueen’e dönerek “Bu yarışa sen katılmalısın. Hadi gidelim.”

McQueen “Ama ben yarışa katılmaktan korkuyorum.”

Mack ” Kendine güvenmelisin dostum. Yoksa hiçbir zaman hayallerine kavuşamazsın. Baksana bir her etrafa, bu senin için büyük bir fırsat.” Demiş

Biraz düşünen McQueen korksa da arkadaşı çekicinin ısrarı üzerine o yarışa katılmaya karar vermiş. Hemen yarış pistine giden McQueen, heyecanla başlama düdüğünün çalmasını bekliyormuş.

Çok geçmeden düdüğün çalmasıyla birlikte yarışan McQueen, şimşek gibi hızla giderek o yarışı birinci olarak bitirmişti.

Yarışa katılan arabalar ile izleyiciler ona hayranlıkla bakıyor ve onun kim olduğunu merak ediyorlardı. İzleyiciler arasında bulunan Mack  “Onun adı Şimşek McQueen” diye bağırmaya başlayınca diğer izleyicilerde Şimşek McQueen diye tezahürat etmeye başlamış.

McQueen artık korkacak bir şey olmadığını anlayınca arkadaşı Mack’in de yardımıyla daha büyük yarışlara katılmaya karar verdi.

O günden sonra katıldığı tüm yarışlarda da birinci olan Şimşek McQueen, bu sefer Tokyo’da düzenlenen ve dünyanın en hızlı aracının belirleneceği yarışa katılmak için başvuru yapmıştı.

Şimşek McQueen ve Mack Tokyo’da ki yarışa katılmak için Tokyo’ ya gitmişlerdi. Oradaki yarış arabalarıyla teker teker tanışan Şimşek, hayallerine kavuşmuştu. Çünkü hep tanıştığı o hızlı arabalarla konuşmak onlarla yarışmak istiyormuş. Şimdi onlarla beraber katılacakları yarış hakkında konuşuyorlardı ki, kendisine hayran olduğu Francesco yarış alanına gelmiş.

Şimşek “Merhaba sen Francesco olmalısın.”

Francesco “Evet, sende Şimşek McQueen olmalısın.” Demiş ve başlamışlar sohbet etmeye, yarışmacıların yarış yerlerine geçmeleri anons edilince tüm araçlar birbirlerine bol şans dileyerek yarış pistindeki yerlerine geçmişler.

Yarış düdüğünün çalmaya başlamasıyla beraber, tüm yarışmacılar hızla gitmeye başlamış. En önde Şimşek McQueen ve Francesco varmış. İkiside başa baş gidiyorlarmış. Bir süre başa baş gitmeye devam ettikten sonra yaptığı hamleyle öne geçen Şimşek McQueen yarışı birincilikle bitirerek dünyanın en hızlı arabası seçilmişti.

Hayallerine kavuşan Şimşek McQueen o günden sonra arkadaşı çekici ile birlikte bir efsane olarak tanınmıştı.

Bu güzel Şimşek McQueen Masalı da burada son buldu. Başka güzel Araba Masalları ile buluşmak üzere hoşçakalın..