Kurt ile Eşek Masalı
Evvel zaman içinde bir köyün dışında bulunan dereye bir eşek su içmeye gitmiş. Derenin o berrak ve temiz suyundan kana kana içerken, aniden arkasından gelen bir sesle tehlikeyi fark etmişti ki irkilmiş. Çünkü aç bir kurt kendisine doğru geliyormuş.
Kısa mesafede kurttan kaçamayacağını bilen eşek, korkuyla bağırmaya ve topallamaya başlamıştı. yanına gelen Kurt;
“Hayırdır? Eşek ben daha seni ısırmadım bile, niçin böyle acı çeker gibi bağırıyorsun?”
Eşek;
“ Hiç sormayın efendim, buraya su içmeye gelirken arkadaki ayağıma diken battı da, yere her basınca çok ağrıyor. Şimdi beni yiyeceksiniz değil mi en iyisi siz önce şu lanet dikeni çıkartın ki sizinde ağzınızı acıtmasın.” demiş.
Kurt ise eşeği yiyeceğini hayal ederken, eşeğin kendisine oynadığı oyunun farkına varmayarak, eşeğin dediklerine inanmıştı.
Eşeğin arkasına geçerek arka ayağını kaldırmasını söylemiş, eşek ayağını kaldırmış, kurt ise onun ayağında diken aramaya koyulmuş ama hiçbir şey göremiyormuş.
Eşek fırsatını bulduğu anda çifteyi kurdun kafasına vurmuş, kurdun dişlerinin her biri bir tarafa savrulduğu gibi çiftenin şiddetinden olduğu yerde bayılmış.
Eşek oradan ayrıldıktan bir süre sonra kendisine gelen kurt ne derse beğenirsiniz?
“Ben o çifteyi yemeyi gerçekten hak ettim çünkü ben doğuştan kasaplık eğitimi aldığım halde, hekimlik benim neyime?”
Hiç bilinmeyen işlere kalkışmak başlarımıza türlü belalar getirebilir.