Zengin Çoban Masalı

Yoksul bir çobanın cömertliği üzerine padişahın ilgisini çeken çok güzel bir hikaye her yaş gurubuna uygundur. Bu masal ile çocuklarımız neler kazanacak…

• İlk önce masalı dinlerken eğlenecek
• Cömertliğin sonucunda kazanılan mükafatların ne olduğunu anlayacak
• Cimriliğin ise hiçbir kazanım sağlamayacağını anlayacak..

Zengin Çoban Masalı

Bir varmış, bir yokmuş çok eski zamanlarda küçük ve şirin bir köyde çok yoksul bir çoban yaşarmış. Bu çoban kendisine ait olan birkaç koyunu güderek geçinmeye çalışıyormuş.

Her gün sabah erkenden kalkarak koyunları en güzel vadilere otlatmaya götürürmüş. Böylece bu koyunların sütü  bol ve lezzetli olurmuş. Bir gün çoban, koyunlarını otlatmak için köyden epey uzaklara gitmişti.

Koyunlar otlanırken o da bir ağacın altında dinlenmek için oturmuştu bir süre sonra bir grup kişinin kendisine doğru geldiğini görmüş. Gelen kişiler çobanın yanına vardıklarında içlerinden biri “Şu güzel koyunlarından bir bardak süt sağıp bana verir misin? Susuzluktan dilim damağıma yapıştı.” Demiş.

Çoban güler yüzle “tabiki 5 dakika bekleyip soluklanın hemen getiriyorum” demiş. Hemen koyunlarını sağarak yolculara süt ikram etmiş. Meğer ondan süt isteyen kişi, ülkenin padişahıymış. Karşılaştığı kişilerle böyle muhabbetler eder, cömert olanlara da bir kese altın vererek ödüllendirirmiş.

Çobanın cömertliğine karşılık yanındaki  yardımcısına işaret etmiş, o da heybesinden çıkardığı bir kese altını ona uzatmış.

Çoban ” Çok teşekkür ederim babam, insanlara gösterdiğim şefkat ve nezaket için hiçbir karşılık beklememem gerektiğini bana öğretti. Size ikram ettiği sütün karşılığında sizden asla bir ücret alamam.” Demiş.

Padişah ihtiyacı olduğu halde kendisine verilen bir kese altını geri çeviren çobanın tok gözlülüğüne hayran kalmış.

Padişah çobana kendini tanıtarak ona saraydaki hazinesinde bekçi olmasını teklif etmiş. Çoban ise bu işi sevinçle kabul etmiş.

Ailesini de alarak saraya taşınan çoban, o güzel ahlakı ve cömertliği sayesinde bir ömür rahat ve mutlu bir hayat sürmüş.