Denizaltı Masalı

Evvel zaman içinde büyük bir okyanusun derinliklerinde mercanlarla kaplanıp, incilerle süslenmiş güzel bir denizaltı şehri varmış.

Bu şehirde balıklarla berber yaşayanlar arasında kral ve çok sevdiği Maria ismindeki birde denizkızı yaşarmış.

Bu denizkızı Denizaltı şehrindeki samimi arkadaşları olan Şirin ve Haylaz adındaki Yunus balıklarıyla beraber mutlu bir yaşam sürermiş.

Maria cana yakın bir kız olduğu gibi Denizaltı şehrinde yaşayanları çok sever onları korumak için elinden gelen her şeyi yaparmış. 

Günler bu şekilde geçip giderken Denizaltında yaşayan yaşlı Kaplumbağanın karadaki güzellikleri denizaltı canlılarına masal olarak anlatması Denizkızı Maria’nında karadaki güzelliklere olan merakını günbegün dahada artırıyormuş.

Maria kıyıya giderek, karayı yakından görmek istiyor. Ancak kral babası izin vermediğinden bir türlü gidemiyordu.

Bir gün bir kayıktan denize atılan cam şişelerin etrafı kirletmesi Maria’nın epey üzülmesine sebep olmuştu. O yüzden Maria arkadaşı Şirin ve Haylaz’ın yanına giderek “  Bu kayıkçının okyanusu böyle kirletmeye hakkı yok, onu uyarmam lazım.” Demiş.

Şirin “Hayır Maria denizin yüzeyine çıkmak bizim için tehlikeli olabilir. O yüzden gitmemelisin.”

Haylaz “Evet, Maria Şirin haklı, gitmemelisin.”

Maria “Sizler benimle gelmezseniz de, ben yüzeye gideceğim.” Demiş.

Denizkızının kararlı olduğunu gören Yunuslar, onu yalnız bırakmak istemediklerinden onunla gitmeye karar vermişler.

Maria arkadaşları Şirin ve Haylaz ile birlikte okyanusun yüzeyine doğru yüzmeye başlamış. Kıyıya doğru yüzerlerken etraflarını köpek balıkları sarmıştı.

Köpek balıkları kahkaha atarak gülmeye başlamışlar sonrada “Artık bizden kurtulamazsınız. “Demişler.

Tam bu sırada onlara yakın olan ve olanları gören bir balıkçı, denizkızının üzerine ağı atarak onu köpek balıklarının saldırısından kurtarıp, tekneye çıkarmış.

O anda balık ağından kurtulmaya çalışan Maria’ya yardım eden Balıkçı, “Benden korkma sadece sana yardım etmek istiyorum.” diyerek ağın ağzını açtıktan sonra ” Sen bir denizkızısın, seni o köpek balıklarından kurtarmasaydım sana saldıracaklardı. Sana bir zarar vermediler değil mi?”  Diye sormuş.

Maria şaşkın bir şekilde “Yardımınız için teşekkür ederim. Arkadaşlarım nerede”  diye sormuş.

Balıkçı “Yunuslar mı?

Maria “Evet.”

Balıkçı “Seni köpek balıklarının arasından çıkardıktan sonra onlarda bu fırsattan yaralanarak kaçtılar.” Demiş.

Maria arkadaşlarının da kurtulmasına çok sevinmişti.

Balıkçı “Benim adım Robert, senin adın ne?” diye sormuş.

Denizkızı “Benim adım Maria, arkadaşlarım beni merak etmişlerdir. Müsaade ederseniz gidebilir miyim?”

Robert  “ Tabiki gidebilirsiniz? Ama az ileride çok güzel bir ada var isterseniz. Sizi orada gezdirebilirim.” Demiş.

Maria “Aslında ben ilk defa suyun yüzeyine çıktım. Kıyıda çok güzel yerler olduğunu yaşlı kaplumbağadan öğrendim. Hem onları görmeyi hemde denizaltı şehrini kirleten kişiyi uyarmak için gelmiştim buraya”

Robert “Dün fırtına yüzünden kayığımda bulunan iki siyah poşet içerisindeki cam şişeler denize döküldü. Muhtemelen de Denizaltı şehrinizi kirleten o cam şişelerdi.” Demiş.

Maria olup, biteni anlamış ve kendisine yardım eden, iyi kalpli delikanlıdan etkilenmişti. Robert Maria’ya kıyıdaki o güzellikleri göstererek akşama kadar onu gezdirmişti.

Akşam olmak üzereyken Robert’e yaptıkları için teşekkür eden Maria, Denizaltı şehrine geri dönmek için okyanusun derinliklerine doğru gitmiş.

O günden sonra zaman zaman buluşarak sohbet eden Maria ile Robert çok iyi birer arkadaş olmuş ve bir ömür iyi birer arkadaş olarak birbirlerine yardım etmişlerdi.

Bu güzel Denizaltı Masalı da burada son buldu. Başka Güzel Kısa Masallar ile buluşmak üzere hoşçakalın…