Doru Hikayesi

Merhaba değerli okurlar bugün sizin için Doru Hikayesi ‘ni yazdık. İyi okumlar.

Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde her tarafta küçük küçük tepelerin olduğu uçsuz bucaksız çayırların bulunduğu Atlar Ülkesi varmış.

Bu çayırlarda koşturan Atlar, Orman’ın içi hariç her tarafta diledikleri gibi gezinip, dururmuş. Bir gün Ceylan adındaki bir Atın bir yavrusu olmuş.

Bu At yavrusu o kadar güzelmiş ki ailesi ona Doru ismini koymuştu. Doru hem çok tatlı hemde çok güzel bir At idi.

Günler bu şekilde geçip giderken Doruda büyümüş. Kendi başına çayırlarda dolaşabilecek yaşa gelmişti.

İlk defa tek başına o çayırlarda dolaşmaya çıkan Doru’nun Annesi “Yavrum, tek başına canın sıkılır. İstersen Arkadaşın Fırtına ile beraber dolaşın. ”demiş.

Bu fikir Doru’nun hoşuna gitmişti. “Tamam Annecim.” Diyerek arkadaşı Fırtına’nın yanına gitti.

Fırtına o anda evin bahçesindeki ağacın altında oturmuştu. Doru “Fırtına, ben çayırda dolaşmaya gideceğim. Benimle gelmek ister misin?”

Fırtına “Tabiki gelmek isterim.” Diyerek Annesinden izin aldıktan sonra Doru ile beraber çayıra doğru koşmaya başladılar.

Bir süre dolaşıp, oynadıktan sonra Doru “ Fırtına baksana orman ne kadar güzel oraya da gidelim mi?”

Fırtına “Hayır Doru, o ormana yanımızda büyüklerimiz olmadan girmemiz tehlikeli olur. Biliyorsun orman tehlikelerle dolu. Büyük Annem  hep ormandaki Tilki ile ilgili kısa masallar anlatırdı.”

Doru “Sen bana güven Fırtına, hiçbir şey olmaz. Sen gelmesen de, ben gidip, ormanda biraz dolaşacağım.” Diyerek ormana doğru koştu.

Fırtına “ Hayır Doru gitme!” diye arkasından bağırsa da, Doru hızla ormana doğru koşmaya devam etti.

Ne yapacağını bilemeyen Fırtına arkadaşının başına bir şey gelmesinden korktuğundan, hemen Doru’nun ailesinin yanına giderek babasına Doru’nun tek başına ormana gittiğini söyledi.

Bu arada ormana girmiş olan Doru, daha önce hiç görmediği, Kurnaz Tilki ile karşılaşmış ve onun tatlı sözlerine kanmıştı.

Kurnaz Tilki “Ben seni çok sevdim. İlk defa bu güzel ormana geliyorsun herhalde, artık sen benim samimi arkadaşımsın. Burası o çayırlardan daha güvenlidir. Merak Etme.”

Doru  “Öylemi, aslında babam bu ormanın tehlikeli olduğunu söyleyip. Hiçbir zaman bizi buraya getirmezdi. Demek babamda yanlış biliyormuş. Keşke o da burada olup, seninle tanışsaydı. O da seni çok severdi” demiş.

Kurnaz Tilki Doruya güzel yiyecekler veriyor. Ona ormanı tanıtıyordu. Doruya hiçbir şey belli etmeden yuvasının yakınına kurduğu tuzağa doğru götürüyordu.

Bu arada, toplanan Atlar ormana varmış etrafta Doruyu aramaya başlamışlardı bile…

Kurnaz Tilki Doru’yu ona belli etmeden kazdığı çukurun yanına götürerek çukurun içerisine düşmesini sağlamıştı.

Doru çukura düştükten sonra fıkır fıkır gülen Tilki “Ya demek orman tehlikeli değil! Artık sen benim esirimsin.” Diyerek kahkaha atmaya başladı.

Doru, Tilki’nin kendisini kandırdığını anlamış. Ama “Anne, baba yardım edin.” Demekten başka artık yapacak bir şeyi yokmuş.

Kurnaz Tilki “ Bağırma, kimse seni burada bulamaz. Şimdi benim uyku saatim. Akşamüzeri görüşürüz diyerek çalıların arkasında bulunan evine giderek yatmış.

Her yerde Doruyu arayan baba At ve arkadaşları Doru’nun “İmdat yardım edin.” Diye bağırdığını doymuş.

Hemen sesin geldiği yöne doğru koşan Atlar, Doru’yu çukurun içinden çıkartarak hızla ormandan çıkmışlar.

Yaptığı hatanın farkında olan Doru annesi, babası ve arkadaşı Fırtınadan özür dilemiş. O günden sonra da yanında büyükleri olmadan tek başına ormana gitmemiş.

Bu güzel Doru Hikayesi de burada son buldu. Başka 4 yaş Masalları ile buluşmak üzere hoşçakalın.

Bu hikayenin kaynak gösterilmeden paylaşılması ve çoğaltılması yasaktır.