Kedi Prenses
Bir zamanlar küçük bir krallıkta, daha küçük yaştayken annelerini kaybeden bir prens ve prenses yaşarmış.
Hem Prens hemde Prenses çok iyi kalpli ve sevgi dolularmış. Kral babalarını hiç üzmez, onu mutlu etmek için ellerinden gelen her şeyi yaparlarmış.
Günlerden bir gün hastalanıp, yatağa düşen babalarını da kaybedince, Ülkenin yeni Kralı olarak prens tahta geçeceği sırada, ansızın ortadan kaybolunca onun yerine kötü kalpli amcaları kral olarak tahta oturmuştu.
Babasının ardından, kardeşinin ise kaybolmasına çok üzülen prenses, kardeşini bulmak için saraydan çıkmak istiyor. Ancak, kral amcası onun dışarı çıkmasına izin vermiyor, askerlerin her yerde kardeşini aradıklarını söyleyip, onu oyalıyormuş.
Aradan aylar geçmesine rağmen kardeşinden bir haber alamayan iyi kalpli Prenses, yaşlı dadısının yanına giderek saraydan çıkmak için ondan yardım istemiş.
Dadı “Benim iyi yürekli prensesim. Kralın kesin emri var. Bu şekilde saraydan çıkman imkansız. Ama bir kedi olarak bu saraydan çıkabilirsin.” Demiş.
Prenses şaşırmıştı. “Nasıl olacak bu?” diye sormuş.
Dadısı “ Eski bir sandıktan çıkardığı bir şişe suyu prensese uzatarak, “Bu şişedeki sihirli suyu içersen, bir kediye dönüşürsün. Ancak, seni eski haline yalnızca iyi kalpli bir genç döndürebilir. Öyle birini bulamazsan, ebediyen bir kedi olarak kalırsın. ”demiş.
Biraz düşünen prensesin kaleden çıkabilmesinin tek yolu o suyu içmek olduğundan çok beklemeden o suyu içmiş.
Bir kediye dönüşen Prenses, önce kardeşinin başına ne geldiğini öğrenmek için amcası kralın odasına girerek gizlice onları dinlemeye başlamış.
Bir süre o odada kalan Kedi Prenses, kardeşinin amcası tarafından sihirle bir geyiğe dönüştürülerek ormana bırakıldığını ve bu sihrinde ancak ışıl ışıl parlayan kırmızı renkli bir taş ile bozulacağını öğrenmiş.
Kardeşini bulmak için saraydan çıkan Kedi Prenses, ormanda kardeşini ararken, genç bir oduncu ile karşılaşmış.
Kediyi gören Oduncu “Oooo güzel kedi, senin yalnız başına bu ormanda ne işin var. Benimle gel, belki acıkmışsın, sana yiyecek bir şeyler vereyim.” Demiş.
Kedi Prenses Oduncu ile beraber kulübeye giderek, onun kendisine ikram ettiği taze sütten doyasıya içtikten sonra, onu kucaklayan Oduncu başını okşamaya başlayınca Kedi prensesin üzerindeki sihir bozulmuş ve tekrardan eski haline dönmüştü.
Oduncu gördükleri karşısında şaşkındı. Çünkü o beyaz kedi, güzeller güzeli bir kıza dönüşmüştü. Prenses ona başından geçenleri bir bir anlatınca, ona yardım etmeye karar veren oduncu ile birlikte kardeşini aramaya başlamışlar.
Bir geyiğe dönüşen Prensi gölün kıyısında su içerken bulan Prenses, ona seslenince onu gören geyik prens, koşarak kız kardeşinin yanına gitmiş.
Onun üzerindeki sihrin nasıl bozulacağını bilen prenses, kardeşini oduncunun kulübesine götürdükten sonra oduncu ile birlikte sihri bozacak kırmızı renkli taşı aramaya başlamışlar.
Akşam olmak üzereyken bir dağın yamacında buldukları taşı alarak hemen kulübeye geri dönmüşler. Kulübeye girer girmez, prenses o kırmızı taşı geyiğin boynuna sürünce, sihir bozulmuş ve geyik eski haline dönmüştü.
Oduncuyu da yanına alan prens ve prenses saraya giderek, askerlere amcasının kötü kalpli bir sihirbaz olduğunu söyleyerek askerlere onun tutuklanmasını emretmişler.
Eski krala sadık olan askerler, prensin emrini yerine getirerek, kral ve yardımcılarını tutuklayıp, hapse atmışlar.
Ülkenin yeni kralı olan prens, kendilerine yardım eden oduncuyu da veziri yapmış. Ve o günden sonra ülkede huzur ve barış hüküm sürmüş. Bu masal da burada bitmiş.
Tekrardan buluşmak üzere hoşçakalın…
Bu masalın izin alınmadan veya kaynak gösterilmeden yayınlanması, çoğaltılması ve kopyalanması yasaktır.