Kırmızı Balık Masalı

Kırmızı Balık Masalı‘nda hayatın masallarda anlatılan öykülerden farklı olduğunu düşünen kırmızı balığın başına gelenleri konu edinen güzel bir Ezop Masalı. İyi okumalar.

Günlerden bir gün, okyanusların en tenha yerinde yaşamakta olan  küçük kırmızı bir balık varmış, Dedelerinin sürekli  anlattığı masallar ile  büyümüştü bu şirin kırmızı balık.

Daha yaşı küçükken kulağa hoş gelirmiş bu masallar, ama zamanla  büyüyen kırmızı balık bu masalların genelde birer hayal sonucu çıktığını anlamış, bakmış ki okyanus ve orada yaşayan canlılar yalanlar söyleyerek zamanlarını geçiriyorlar..

Küçük kırmızı balık oradaki canlılara olan güvenini yitirmiş, o yüzden  yollara düşmüş, artık kimseye güvenmemiş ve kimseyi sevmemişti. Çünkü biliyormuş ki; etrafındakilerin hepsi onu uyutmak istiyor. O ise onlardan farklı olarak  artık uyanmak ve kendi ile ilgili hakikatler bulmak istiyormuş.

Gün geçtikçe hırçınlaşan  kırmızı balık her gün yüzebildiği kadarıyla yüzüyor, yorulduğu vakit ise bir kayanın altına geçerek üzerini yosunlarla örterek uyuyormuş.

Gel zaman git zaman, derken günler çabucak geçiyordu bir gün, küçük kırmızı balık, var gücüyle yüzerken, aniden bir şeylerden kaçtığı hissine kapılmış, bir ara duraksayarak, “peki,” demiş  “bütün dünya, yani okyanuslardaki canlılar yalan söylüyorsa ben nereye kaçabilirim ki?” diye söylenmeye başlamış,

Bir ara belki de kendisine masallar anlatanların da masalların gerçek olmadığını biliyorlardır; ama çaresiz olduklarından o durumu kabullenerek o şekilde yaşamaya devam ediyorlardır diye düşünmüş.

İşte bu tür düşünceler içerisindeyken dahi kalbinden geçen uzaklara gitme isteği o kadar çok ağır basmıştı ki, ümit içerisinde onu anlayacak bir arkadaş balık bulmak adına.. Bir gün gece vakti dolunay gideceği yola ışık tutarken, daha önce hayatında  hiç duymadığı bir ses işitmiş. Küçük kırmızı balık hemen  sesin geldiği yöne doğru hızlı bir şekilde gitmiş.

Bir de neler görsün; çok kalabalık bir küçük balık sürüsü hep beraber şarkı söyleyerek yüzüyormuş. Bu şarkı anlayamadığı bir dilde söyleniyormuş.

Kırmızı balık merak etmişti, o kadar güzel şarkı söylemeyi onlar nerden öğrenmişlerdi…Küçük balık da o şarkının büyüsüne kapıldığından  hemen onların  yanlarına doğru gitmiş..

Onlara yaklaştıkça şarkının sesi giderek artıyormuş:

Gecenin o güzel kalbinde uyu

Hiç umudunu kaybetme

Daima yarınlar aydınlanır

Zafer, sabırla sabahı bekleyenindir

Altın renkli bir ışık sonsuza kadar parlamaktadır, yolun  sonunda.

Küçük kırmızı balık, ay ışığında dans eden onca küçük balığı hayretler içerisinde dikkatlice izliyormuş. Söyledikleri şarkı biter bitmez balıklardan bir tanesinin yanına gitmiş. Birbirlerine oldukça çok benzeyen bu iki balık öylece birbirlerine bakakalmışlar, bir süre sonra küçük kırmızı balık sormuş, “Bu güzel şarkıyı nereden öğrendiniz?”

Şarkı söyleyen küçük balık, benimle gel diyerek yola koyulmuş, küçük kırmızı balık olan biteni anlamak için, hızla onun arakasından gidiyormuş, kendi kendine kaybedecek neyim var ki diye düşünüyormuş.

Berabere 3 gün 3 gece durmadan yüzmüşlerdi 3 günün sonunda küçük balık, kırmızı balığa yüzgeçleriyle sus işareti yapmış. Küçük kırmızı balık ise o kadar çok yorulmuş ki konuşacak hali de yokmuş zaten.

Ayın ışığının her tarafı aydınlattığı o gecede bir ıslık sesi tüm sessizliği  bozmuştu. Çok geçmeden küçük kırmızı balığın ninesinden dinlediği masallar da geçen bir deniz kızı ortaya çıkmış.  sonra da bir sürü  deniz kızı teker teker belirirken hepsi bir ağızdan aynı şarkıyı söylemeye başlamışlar.

Küçük balık ona bazı masalların da gerçek olabileceğini göstermek istemişti.

Küçük Balık: ” İşte gördüğün gibi bazı masallar gerçektir, gidip göremezsen bilemezsin, inanmazsan da  yaşayamazsın!” demiş.

O günden sonra Küçük kırmızı balık uzaklara gitmekten vazgeçmiş, evine dönerek mutlu bir yaşam sürmüş.

Kırmızı Balık Hikayesi Özeti

Daha çok küçükken ninesinin anlattığı masalları dinleyen kırmızı balık, gerçeğin masallardan farklı olduğunu düşünüyordu.

Sırf uyuması için o masalların kendisine anlattığını düşündüğünden, hakikatleri bulmak için evden ayrılmış.

bu yolculukta farklı balıklarla karşılaşmıştı, onların yaptıklarını görünce hayretler içerisinde onları izliyor. Sessizce neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.

En son tanıştığı küçük balığın peşinden günlerce yol alan kırmızı balık en sonunda kafasını kurcalayan sorulara cevap bulmuş. Atık uzaklara gitmesine gerek kalmadan bir ömür mutlu bir yaşam sürmüştü.

Bu güzel masal da ilginizi çekebilir: Salyangoz ve Evi Masalı