Kral Şakir Masalı

İlk başlarda yaramazlık yapmasını çok seven Şakir, büyüdükçe tanıdığı herkesi seven ve onlarla dostluk kuran biri olmuştu.

Şakir diğer Aslanlar kadar güçlü olmasa da, sevecen biri olduğundan ormandaki herkes ona Kral Şakir diye hitap etmeye başladı.

Kral Şakir her sabah erkenden kalktığı gibi, ormanda akşama kadar durmadan dolaşır yardıma ihtiyacı olanlara yardım ederdi.

Şakir’in herkes tarafından sevilmesi, Ormana kral olmak isteyen arkadaşı Necati’nin hiç hoşuna gitmiyordu. Her kiminle karşılaşsa Şakir’in işe yaramaz olduğunu söylüyor, onu gözden düşürmeye çalışıyordu.

Şakir ise arkadaşının yaptıklarından haberdar olduğu halde onu hiç kötülemiyor. Aksine herkese çok iyi biri olduğunu söylüyordu.

Bir sabah erkenden uyanan Şakir, Necati’nin yanına giderek “Haydi Necati bugün seninle Dağa çıkıp, mantar toplayalım.”

Necati “Dağa mı? Orası çok uzak bir mantar için oraya gidilir mi?” diye cevap verdi.

Şakir “Hadi ama Necati. Bugün çok eğleneceğiz.”

Şakir’in ısrarlarına dayanamayan Necati “Bekle hazırlanıp, geliyorum.” Demiş.

Kral Şakir ile arkadaşı Necati beraber dağa doğru yürümüşler. Dağa ulaşmak için dağ ile ormanı birbirinden ayıran büyük bir Dereyi geçmeleri gerekiyordu.

Dereye vardıklarında, Necati “Gördün mü? Biz şimdi bu dereyi nasıl geçeceğiz. Ben sana gitmeyelim, demedim mi?”

Şakir gülümseyerek “Merak etme Necati şimdi bu dereyi geçmenin bir yolunu buluruz.” Demiş.

Etrafa bakınan Şakir, karşıya geçebilecek sığ bir yer olup, olmadığına bakarken iki tane Timsahın derede yüzdüğünü görmüş.

Merhaba Timsah Kardeş.” Benim adım Şakir. Derenin karşısına geçebilmemiz için bize yardım edebilir misiniz?”

Timsahlardan biri “Yoksa sen Kral Şakir misin? Senin çok iyi biri olduğunu işitmiştim.”

Şakir “Evet Timsah kardeş. Ben oyum.” Diye cevap vermiş.

Timsah “Hadi öyleyse sen benim sırtıma bin, arkadaşında eşimin sırtına binsin. Sizi derenin karşısına geçirelim.” Demiş.

Necati ile Şakir, Timsahların sırtına binerek derenin karşısına geçmişler.

Şakir Timsahlara kibar bir şekilde teşekkür ettikten sonra, Necati ile dağın yamacına kadar etrafı seyrede seyrede yürümüşler.

Dağın yamacına vardıklarında Necati yine başlamış, olumsuz düşünmeye “Bak Şakir, dereyi timsahlar sayesinde geçtik, şimdi bu dağa tırmanabilir miyiz? Bu dağa çıkmamız imkansız.” Demiş.

Şakir çok zeki biriydi. “Mutlaka bir yolunu buluruz. Önce biraz şu ağacın altında dinlenelim.” Demiş. Şakir hiç olumsuz düşünmez. Mutlaka her şeyin bir yolu olduğunu düşünürdü.

Bir süre sonra gökyüzünde uçuşan kartalları gören Şakir ”Hey, Kartal kardeş.” Diye seslenmiş.

Şakirin seslenmesini işiten, kartallar aşağı inmişler. Kartallardan biri “Sen Kral Şakir değil misin?”

Şakir “Evet benim.” Diye cevap vermiş.

Kartal “Hatırlar mısın? Bir ara kanadımı kırmıştım. Acı içinde kıvranırken, sen bana yardım ederek yaramı sarmış. Bana yiyecek bir şeyler getirmiştin.” Demiş

Şakir “Haaa, evet şimdi hatırladım. Kanadın nasıl iyileşti değil mi?”

Kartal “Evet, senin sayende iyileşti. Burada ne arıyorsunuz? Bir ihtiyacınız var mı?”

Şakir Arkadaşım Necati ile şu dağa çıkacaktık ama bu Dağa tırmanmamız imkansız gibi.”

Kartal “Beni biraz burada bekleyin.” Diyerek uçmuş, çok geçmeden de bir sürü Kartal ile birlikte geri dönmüş.

Kartallar iki kısma ayrılarak, bir kısım Şakiri, diğer Kısım da, Necatiyi tutarak Dağın en Tepe noktasına çıkarmışlar.

Şakir Kartallara teşekkür etmiş. Sonrada Necati ile beraber biraz mantar topladıktan sonra ormanın o eşsiz güzelliğini seyretmeye başlamışlar.   

Manzarayı seyrederken hiç konuşmayan Necati, karşılaştığı herkesin severek Şakir’e yardım etmek istemesi onu etkilemişti.

Arkadaşına bakan Necati ona ilk defa Kral Şakir diye hitap ederek konuşmaya başladı.” Gerçekten sen çok iyi ve bu ormana kral olmaya layık tek Aslansın. Bu güne kadar senin hakkında düşündüklerim ve konuştuklarımın yanlış olduğunu anladım. Yaptıklarım için senden özür diliyorum.” Demiş.

Gülümseyen Şakir “Onların hepsi geride kaldı şimdi bu güzel manzaranın tadını çıkartalım.” Diyerek o gece sabaha kadar etrafı izlemişler…

Herkesin sevgisini kazanan Şakir, kısa bir süre sonra ormanın kralı olmuş.

Bu güzel Kral Şakir Masalı da burada son buldu. Başka En Ünlü Masallar ile buluşmak üzere hoşçakalın..

Bu masalın kaynak gösterilmeden yayınlanması ve paylaşılması yasaktır…