Küçük Çırak Masalı

Küçük Çırak Masalı, Eğitici Uyku Masalları

Abone Ol google news

Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, büyük bir kasabaya çok yakın bir köy vardı. İlkbahar mevsimi geldiğinde bu köyün her tarafı yemyeşil olurdu.

Her sabah kuşların cıvıl cıvıl ötüşüyle birlikte erkenden uyanan çocuklar. Ellerini ve yüzünü yıkadıktan sonra Annelerinin hazırladığı mis gibi kokan kahvaltı sofrasına oturur. Bir güzel karınlarını doyurduktan sonra da okula giderlerdi.

Okuldan sonra köyün meydanında buluşan çocuklar. Oyunlar oynamaya başlar. Akşam olmadan da evlerine dönerlerdi.

Bu köydeki çocukların birçoğu derslere pek önem vermiyor. Biran önce derslerin bitmesini istiyorlardı ki, okul çıkışı arkadaşlarıyla oyun oynasınlar.

O çocuklar arasında Fatih isminde kısa boylu bir çocuk vardı ki, babası ona zaman zaman  “Evladım, zamanını boşa harcama ve her ne yaparsan yap, severek yap ve en iyisini yap derdi.”

Bu çocuk ailesinden izin alarak, kasabaya gidip, bir ayakkabı dükkânında kendisine bir iş bulmuştu. Arkadaşları oyunlar oynarken, o okuldan çıktığı gibi köye 5 dakika mesafedeki kasabaya giderek oradaki ayakkabıcı dükkânında çalışırdı. Çok saygılı biri olan bu çocuk kısa zamanda herkes tarafından sevilmeye başlanmıştı.

Kasabadaki herkes bu küçük çocuğa Küçük Çırak diye hitap ederdi. 

Bir gün ustası “Evladım, bakıyorum da, hep zamanında işe geliyorsun. Arkadaşlarınla okuldan sonra oyun oynamak istersen. Bazı günler işe geç gelebilirsin.”

Fatih “Arkadaşlarımla oynamak istiyorum. Ama babam bana her ne iş yaparsam, yapayım onu severek yapmamı ve en güzel şekilde yapmamı söylüyor. Oyun oynamanın da zamanı var usta.”

Usta gülümseyerek “Sen bilirsin. Ama bir gün canın oynamak isterse, O gün işe geç gelebilirsin.” Dedi sevgiyle.

Küçük Çırak işe gelir gelmez, işe koyulur, akşam olmadan da Ustasının kendisine verdiği harçlığı alarak evine geri dönerdi.

Akşam yemeğini yedikten sonra annesinden müsaade alan Fatih, bir veya iki saat arkadaşlarıyla oyunlar oynar sonrada eve dönüp, dersini çalışırdı. Derslerini bitirdikten sonra da erkenden yatağa girerdi.

Küçük Çırak’ın o gayreti ve dürüstlüğünü hem kasabada hemde köyde duymayan bilmeyen kalmamıştı.

Günler bu şekilde geçip, giderken okulu birincilikle bitiren Fatih’in yaptığı ayakkabılar kusursuz olduğundan kasabadaki herkes onun diktiği ayakkabıyı satın alıyordu.

Fatih’in dürüstlüğünü ve ustalığını işiten Padişah, kasabaya gelerek onunla tanışmak istedi.

Padişah Küçük Çırak ismiyle nam salmış delikanlının nasıl biri olduğunu anlamak için ona sorular sormaya başladı. Fatih Padişahın kendisine sorduğu soruları düşünerek ve akıllıca cevaplayınca.

Bu durum padişahın çok hoşuna gitti. Bir süre sohbet ettikten sonra Padişah Fatih’e danışmanı olmasını teklif etti.

Fatih “Padişahım, bu teklifiniz beni çok sevindirdi. Ama beni eğiten ve hayatı bana öğreten ustamı, şuan bırakamam.” Diye cevap verdi.

Padişah “Bende, senden böyle bir cevap bekliyordum. Ama bir gün teklifimi düşünürsen her zaman senin gibi akıllı birini yanımda görmek isterim.” Dedi

Fatih çok mutluydu. Kendi kendine “İyi ki, zamanımın çoğunu oyunla geçirmedim. Zamanımı hep verimli bir şekilde kullandım. Eğer babamın bana dediklerini yapmasaydım. Bu gün bende diğer çocuklar gibi sıradan bir hayat yaşayacaktım.” Diye söylendi.

Bir süre sonra ustası vefat eden Küçük Çırak Ayakkabıcılığı bırakarak Padişahın danışmanı oldu. Sonrada padişahın damadı olan Fatih ailesiyle beraber bir ömür, mutlu ve huzur dolu bir yaşam sürdü…

Bu güzel Küçük Çırak Masalı da burada son buldu. Başka Eğitici Uyku Masalları ile buluşmak üzere hoşçakalın…

Masal Uygulamasını Hemen İndir, Aramıza Katıl!
Download on the App Store Get it on Google Play

Benzer İçerikler

Ak Benekli Masalı ve Hikayesi Oku
Ak Benekli Masalı ve Hikayesi Oku
Parmak Çocuk Masalı
Parmak Çocuk Masalı
Okumayı Sevmeyen Çocuğun Hikayesi
Okumayı Sevmeyen Çocuğun Hikayesi
kelebek prenses
Kelebek Prenses

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Masallar Oku | © 2023, Tüm hakları saklıdır.