Minik Erik Ağacı Masalı

Bir zamanlar Şehirde bulunan bir fidanlıkta yeşeren çeşit çeşit ağaçlar, bu ağaçlar arasında da çok güzel bir Minik Erik Ağacı vardı.

Bu minik ağaçlar küçük saksılarda biraz büyüdükten sonra çeşitli bahçelere giderek orada yaşayacaklardı.

Bu minik ağaçlar, fidanlıktayken birbirlerine çok yakın olduklarından yeteri kadar güneş alamıyorlardı. O yüzden sürekli kavga ediyorlardı.

Minik Erik Ağacı ise onlara sürekli “Ne olur biraz sabredin kısa zaman sonra hepimiz farklı yerlere gideceğiz. Belkide birbirimizi bir daha göremeyeceğiz. Ne olur kavga etmeyin.” Derdi. Ama hiçbir ağaç, minik erik ağacını dinlemezdi.

Onların dikkatini başka yöne çekmek isteyen Minik Erik Ağacı Onlara “Sizlere Eski Masallar anlatayım mı” derdi. Ama onlar minik eriği dinlemeden kavga etmeye devam ederlerdi.

Gel zaman git zaman derken bu ağaçlar biraz büyüyüp, ilkbahar mevsimi gelince şehirde yaşayan insanlar fidanlığa gelerek meyve ağaçları satın alamaya başladılar.

Torunuyla birlikte fidanlığa gelen bir çocuk,  Minik Erik Ağacını görünce “Dedeciğim ben şu Erik ağacını istiyorum.” Dedi.

Yaşlı adam Minik Erik Ağacını satın alarak onu birbirinden güzel meyve ağaçlarının olduğu büyük bahçesine götürüp, dikti.

Küçük Çocuk Erik Ağacını çok seviyordu her gün elinde bir şişe su ile Minik Erik Ağacının yanına giderek onu suluyor. Onunla konuşuyordu.

Günler bu şekilde geçip giderken, minik Erik ağacı büyüyüp, çok güzel bir erik ağacına dönüşmüştü. Diğer ağaçlar kuşların, sincapların farelerin ve diğer hayvanların üzerlerine konmalarına ve yuva yapmalarına müsaade etmezken Erik ağacı bahçedeki tüm hayvanlara adeta sığınak olmuştu.

Kuşların dallarında yuva yapmasına, sincapların üzerinde dolaşmasına, karganın dallarında gak, gak demesine, farelerin kökünde yuva yapmalarına izin verir. Bu durumdan da çok hoşlanırdı.

Erik Ağacına yakın olan Elma Ağacı ise “ Erik, sen o kadar hayvanın üzerine konmasına niçin izin veriyorsun. Hem seni hemde bizleri rahatsız ediyorlar.”

Erik Ağacı “Elma kardeş. Onların hepsi benim arkadaşım. Bizler onlara yuva kurmaları için izin vermezsek nerede yaşayacaklar.”

Elma Ağacı “Nerede yaşarlarsa yaşasınlar.” Derdi.

Erik Ağacı komşusu elma ağacının kızdığının farkındaydı. Ama bir süre sonra kızgınlığının geçeceğini düşünüyordu.

Halbuki öyle değildi. Elma Ağacı bahçede bulunan diğer ağaçlarla konuşuyor. Erik Ağacının kuruması için ona gelen güneşi kesmeye çalışıyordu.

Ama Erik Ağacı, bütün her şeyin farkındaydı. Kuruyacağını bilse bile, o hayvanlara ev sahipliğini bırakmaya hiç niyeti yoktu.

Bu arada bahçe sahibinin torunu da Erik ağacıyla beraber büyümüş, genç bir delikanlı olmuştu. Delikanlı zaman zaman bahçeye gelerek Erik ağacını ziyaret edip, Erik ağacındaki lezzetli eriklerden yiyordu.

Yine Erik ağacının yanına gelen delikanlı, Erik ağacının kurumaya başladığını görünce, yeterli güneş alamadığını anlamıştı.

Hemen baltayı eline alan Delikanlı, onun güneş almasına engel olduğunu düşündüğü elma ağacını kesti.

Elma ağacı yaptıklarının bedelini ödemişti. O günden sonra Bahçedeki tüm hayvanlar rahatlıkla erik ağacını kendilerine yuva yapmışlar.

Erik ağacı ise bir ömür mutlu bir şekilde birbirinden güzel erikler verdi. Bahçeye gelen çocuklar o erik ağacının eriklerini çok beğeniyorlardı.

Bu güzel Minik Erik Ağacı Masalı da burada bitti. Başka güzel 5 yaş Masalları ile bir araya gelmek üzere hoşçakalın…

Bu hikayenin kaynak gösterilmeden paylaşılması yasaktır.