Minik Gökkuşağı Masalı

Minik gökkuşağı diğer Gökkuşaklarına nazaran çok güzelmiş ama o güzelliğini kimseye göstermezmiş.

Her gün okula giden gökkuşakları okulda öğretmenlerinden görevlerinin neler olduğunu ve ne yapmaları gerektiğini öğrenir ve zamanı gelince de,  yağmurlarla işbirliği yaparak güneş ile birlikte o güzel renklerini sergilemeye başlarlardı.

Bir gün öğretmeni “Minik sen çok özel bir Gökkuşağısın bütün güzelliğini tüm canlılara göstererek onları mutlu etmelisin. Tüm arkadaşların kendilerini göstermek için heyecanla yağmur damlalarının çağırmasını beklerken, sen ise kendini göstermemek için sürekli kaçıyorsun.”

Minik “Zaten arkadaşlarım kendilerini göstererek canlıları mutlu ediyor. Ben göstermezsem de olur.”

Öğretmeni  “Hayır minik, tüm arkadaşların farklı yerlerde görevli. Ormandaki Kuşlar, Ceylanlar,  Kaplanlar ve daha birçok canlı merakla senin o güzel renklerini görmeyi bekliyorlar. Ama sen onları bundan mahrum bırakıyorsun.”

Minik “Hayır öğretmenin ben kendimi göstermek istemiyorum.” Demiş ve oyun oynamak için bulutların üzerinde zıplamaya başlamış.

Bulutlar ona bakarak “Sen kadarda güzelmişsin, adın ne senin.” Demiş.

Minik o kadar çok utanmıştı ki, hızla oradan uzaklaşarak büyük dedesinin yanına gitmiş. Büyük dedesi Miniğin hızla kendisine doğru  geldiğini görünce “Ne oldu Minik, bir şeylerden mi kaçıyorsun?”

Minik “Şey, şey dede Bulut bana çok güzelsin.” Dedi

Kahkaha atarak gülmeye başlayan Dede “ Doğru söylemiş Minik, sen gerçekten çok güzelsin. Ama görevini yapmaman beni çok üzüyor. Sana bir Masal anlatmamı ister misin?”

Minik “Evet ben Masal dinlemeyi çok severim.”

Dede “Yeryüzünde Murat isminde bir çocuk vardı. O da tıpkı senin gibi çok akıllı ama çekingen bir çocuktu. Okula gidince derslerini dikkatlice dinler ama öğrendiğini hiç kimseye belli etmezdi.

Okuldaki tüm çocuklar ve öğretmenler onu tembel biri olarak bilirlerdi. Halbuki Murat tembel biri değildi. Ama çekindiğinden hiçbir soruya cevap vermez ve derse katılmazdı.

Bu duruma çok üzülen Murat ne yapacağını bilmiyordu. Bir gün çok sevdiği öğretmeninin yanına giderek ona durumunu anlatınca Öğretmeni gülümseyerek “Aferin sana Murat, şimdi sen bana sıkıntılarını anlatmamış olsaydın. Belkide uzun bir süre bu şekilde üzgün bir hayat yaşayacaktın. Şimdi gelelim, bu çekingenlikten nasıl kurtulacağına.”

Murat “Nasıl kurtulacağım öğretmenim.”

Öğretmen “Haydi şimdi beraber sınıfa gidelim. Sen arka sırada otur ve sadece izle.” demiş.

Murat Öğretmeni ile birlikte sınıfa girerek en arka sırada oturmuş ve sessizce herkesi izlemiş.

Öğretmen soru soruyor öğrenciler ise ellerini kaldırarak sorulara bildikleri kadarıyla cevap veriyorlar. Cevapları yanlış olsa bile bunu söylemekten çekinmiyorlardı.

Dersin sonunda öğrenciler sınıftan çıktıktan sonra yalnız kalan Murat’a öğretmeni “Gördün mü Murat Sorulan sorulara, arkadaşların yanlış olsa da cevap veriyorlar. Bu çekinilecek bir durum değildir ki” demiş.

Murat öğretmeninin ne demek istediğini anlamıştı. O an kendi kendine ben yanlış düşünüyormuşum, çekinilecek ne var ki, aslında öğrendiklerimizi paylaşmak güzel bir şeymiş. Söyleyeceklerim yanlış olsa, o zaman doğrusunu öğrenirim.” Diye düşünmüş.

O günden sonra derste hocanın sorduğu tüm sorulara cevap veren Murat kısa sürede okulun en başarılı öğrencileri arasına girmiş ve okulu birincilikle bitirmişti.”

Minik “Dedecim, bende murat gibi çekiniyorum, görevlerimi yapmadığım için de mutsuzum. Bana görevimi yapmak için yardım eder misin.”

Tamda o sırada seslenen yağmur damlaları “Hadi hazırlanın, birazdan sıra size gelecek. Demiş.

Dede “İşte sana fırsat doğdu. Kendini göstermenin tam zamanı.”

Minik Gökkuşağı “Tamam” dedikten sonra ormanın üstüne giderek yağmur durduktan sonra ortaya çıkmış.

Onu gören herkes hayranlıkla Minik gökkuşağına bakarak onun ne kadar güzel olduğunu söylemeye başlamıştı. Görevini yapmanın sevinciyle kendisine hayranlıkla bakanları izleyen Minik ilk defa bu kadar mutlu olmuştu.

O günden sonra o da arkadaşları gibi heyecanla ortaya çıkmayı beklemeye başlayan Minik, en çok sevilen Gökkuşağı olmuştu…

Bu güzel Minik gökkuşağı masalı da burada son buldu. Başka Uyku Masalları ile buluşmak üzere hoşçakalın

Bu masalın kaynak gösterilmeden yayınlanması çoğaltılması ve paylaşılması yasaktır…