Tavşan İle Kaplumbağa Hikayesi

Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde Ormanlar Ülkesinde yaşayan hayvanlar arasında bir huzur ve barış hüküm sürüyordu.

Uzun yıllardır süren bu barışı, bir gün farklı bir ülkeden gelen bir Tombik Tavşan bozmuştu. Bu durumdan rahatsız olan Orman sakinlerinden bir kısmı toplanarak Tavşan’ın yanına gitmişler.

Tavşan’ın yanına giden bu orman sakinleri arasında bulunan ve iki samimi arkadaş olan Kaplumbağa ile sincap konuşmacı olarak seçilmişlerdi.

Kaplumbağa “Merhabalar bizler orman sakinleri adına yanınıza gelmiş bulunuyoruz. Siz bu ülkeye gelmeden bütün herkes arasında, bir huzur ve barış vardı. Ama son günlerde sizin yaptığınız dedikodular yüzünden, şuan çoğu orman sakini birbiriyle konuşmuyor. Bu yüzden orman sakinleri olarak sizin bu ülkeden ayrılmanızı istiyoruz.” Demiş.

Tavşan, diğerlerinden önde duran ve önce konuşan Kaplumbağaya bakmış sonrada yanındaki Sincap’a “Bay Sincap sende Kaplumbağa gibi mi düşünüyorsun.”

Sincap “Evet bende onun gibi düşünüyorum. Zaten söylediklerinin hepsi hepimizin düşüncesi.” Diyerek bir adım öne çıkmış.

Tavşan  “Ben bu ülkeden gitmeyi düşünmüyorum. Hepiniz gibi benim de bu ülkede kalmaya hakkım var.”         

Kaplumbağa “Haklısın seninde bu güzel ormanlar ülkesinde kalmaya hakkın var. Ancak bir daha dedikodu yapmaz ve kimseyi birbirine düşürmezseniz. Burada kalmanıza müsaade ederiz.” Demiş.

Tombik Tavşan Kaplumbağaya çok kızmıştı. O yüzden onu Ormanlar ülkesinden göndermeye karar vermiş.

Tavşan karşılaştığı herkese Kaplumbağanın kendisiyle yarışmak istediğini, bu yarışı kaybedenin de ormanlar ülkesini terk edeceğini söylemeye başlamış.

Bu haber dilden dile dolaşarak tüm ülkeyi sarmıştı. Herkes bu yarışın ne zaman yapılacağını ve kaplumbağanın bu yarışta hiçbir şansının olmadığını konuşmaya başladı.

Gel zaman git zaman derken bu haber Kaplumbağanın da kulağına gitmişti. Her ne kadar Tavşan’a öyle bir söz vermediğini söylesede, bu haber o kadar çok yayılmıştı ki, kimseyi buna inandıramadı.

Bir sonraki gün erkenden uyanan kaplumbağa Tavşan’ı aramaya koyuldu. Epey bir dolaştıktan sonra onu bir dere kenarında uzanmış neşeyle şarkı söylerken bulmuş.

“Merhaba tavşan, biz seni dedikodu yapmaman için uyarmıştık ancak sen yine ortaya bir yalan atarak tüm halkı bir yarışa inandırmışsın. Ben seninle bir yarış yapacağım hakkında hiç konuşmadım. Neden böyle bir yalan uyduruyorsun.”

“Ha,ha,ha aslında ben senin benimle yarışamayacağını biliyorum. Sırf eğlence olsun diye böyle bir şey söyledim. Ama gördüm ki, herkes ikimizin yarışmasını çok istiyor. Ha şuda var bu yarışı kimin kazanacağı da belli zaten. O yüzden bu söylenenleri fazla takma kafana” demiş.

Kaplumbağa “Tavşan’ın bu kendini beğenmiş tavrını hiç beğenmemişti. Madem kendine o kadar çok güveniyorsun. Yarın güneş doğar doğmaz yarışmak için seni meydanda bekliyor olacağım.” Demiş

Tavşan hem çok şaşırmış hemde sevinmişti. Çünkü yarından sonra kaplumbağadan kurtulacaktı.

Yarın yarış yapılacağı haberini de herkese yayan Tavşan, bir sonraki gün güneş doğar doğmaz meydana gidince birçok orman sakini ile birlikte Kaplumbağanın da orada beklediğini görmüş ve daha da heyecanlanmıştı.

Aralarında Aslan’ı hakem tayin ettikten sonra yarış için yerlerine geçmişler. Aslan’ın işaretiyle birlikte koşmaya başlamışlar.

Tavşan, kaplumbağaya göre öyle hızlıymış ki, kaplumbağanın ona yetişmesi imkansızmış. Kısa bir süre koşan Tavşan, kaplumbağa ile alay etmek için bir ağacın altına geçip, çantasından çıkardığı havucu yemeye başlamıştı. Önceki gece heyecandan uyuyamayan Tavşan, her nasıl olmuşsa havucunu bitirdikten sonra sırt üstü uzanmış. Kendi kendine şarkı mırıldanırken uykuya dalmış.

Kaplumbağa ise hızını hiç kesmeden ve durmadan bitiş çizgisine doğru koşuyormuş. Bir süre sonra uyanan tavşan etrafına bakınmış. Kaplumbağayı göremeyince, onun daha kendisine yetişemediğini düşünerek, yürür adımlarla bitiş çizgisine doğru yola koyulmuş.

Çok geçmeden orman sakinlerinin “Haydi kaplumbağa kardeş.” Bağırışlarını işiten Tavşan, hızla bitiş çizgisine doğru koşmaya başlamış ancak çizgiyi ondan çok önce kaplumbağa geçmişti.

Başı önünde Kaplumbağanın yanına giden Tavşana “ Bak Tombik Tavşan kuralları sen belirledin ve yarışı da sen kaybettin. Sözünde dur ve bu ormanı terk et.” Demiş.

Tavşan sözünde durmazsa artık kimsenin kendisiyle konuşmayacağını bildiğinden hemen eşyalarını toparlayarak ormanlar ülkesini terk etmiş.

O günden sonra yine ormanlar ülkesinde huzur ve barış hakim olmuştu.

Bu güzel Tavşan İle Kaplumbağa Hikayesi de burada son buldu. Bir başka güzel Ezop Masalları’nda buluşmak üzere hoşçakalın, sağlıcakla kalın…

Bu masalın kaynak gösterilmeden paylaşılması yasaktır.