Sincap ve Fare Yalanın Sonu Hikayesi

Sincap ve Fare Yalanın Sonu hikayesi ‘nde iki samimi arkadaş olan fare ile Kızıl sincap arasında yaşanan bir olay sonucu, başta söylenen bir yalanın başka yalanlara sebep olduğunu konu edinen çok güzel bir Ezop Masalı. İyi Okumalar.

En Güzel Kuş Masalları Oku yazımız da sizin ilginizi çekebilir.

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, yemyeşil diyarların birinde barış ve huzur içerisinde bir yaşamın olduğu çok büyük bir orman varmış.

Bu ormanda Domuzlar, Sincaplar, Fareler, Yılanlar, Tilkiler, Zürafalar, Aslanlar, Kaplanlar, Kuşlar, Böcekler, Keçiler Tavşanlar, Kaplumbağalar… Yani aklınıza gelebilecek her türden hayvanlar yaşarmış.

Bu güzel ormanın sakinlerinden biri olan Mino adındaki sincap, yaptığı bir yardım karşılığında kendisine ikram edilen bir parça peyniri, birine emaneten vermek zorunda kalmış.

Kime emanet edeyim diye düşünürken o anda aklına yakın arkadaşı olan Fare Pete gelmiş.

Hemen Pete’nin evinin önüne giderek heyecanla kapıyı çalmış, o esnada evde olduğundan kapıyı açan Pete’nin konuşmasına fırsat vermeden,

“Benim güzel dostum, senden bir ricam olacak, sana bir emanet versem gelene kadar o emanetime sahip çıkabilir misin? Çünkü o emanetimin başına hiçbir şey gelmesini istemiyorum.” demiş.

Fare Pete: “Tabiki dostum sen hiç merak etme…”

Kızıl Sincap peyniri,  fareye teslim ettikten sonra oradan ayrıldı, fare ise peyniri alarak evine koydu.

Pete arkadaşının güvenini sarsmak istemediğinden bir an olsun gözünü peynirden ayırmıyordu ama çok büyük bir sıkıntısı vardı.

Sonuçta o bir fareydi, bir fare içinde peynir karşı konulamaz olan lezzetlerin başından geliyordu.

Karnı da aç olan fare en sonunda dayanamayarak peyniri aldığı gibi yemeye başladı. Kısa bir süre sonrada ortada peynir diye bir şey kalmamıştı.

Pete karnını güzel bir şekilde doyurduktan sonra, yanlış bir şey yaptığının farkına vardı ama artık iş işten geçmişti.

Yaptığına pişman olsada artık yapacak bir şey kalmamıştı. Bu sefer bir çare düşünmeye başladı.

Minoya ne diyeceğini kafasında tasarlıyor ama söyleyeceği şeylere bir türlü karar veremiyordu. Tamda o sırada kapı çalmaya başladı.

Gelen Mino’ydu işlerini çabucak bitirmiş, peynirini almak için Pete’nin evine gelmişti. Fare kalkıp kapıyı açtı,

Kızıl Sincap  hızlı bir şekilde: “Dostum sana ne kadar teşekkür etsem azdır, emanetimi alabilir miyim?” Diyerek söze girdi:

Çaresiz bir şekilde ne söyleyeceğini bilemeyen Pete, yalan söylemek zorunda kalmıştı. “Dostum neler neler geldi bir bilsen, şu yaramaz tavşan Kiko varya sen gittikten hemen sonra geldi ve senin peynirini benden aldı.”

İşittikleri karşısında şaşıran Sincap Mino konuşmaya başlamış, “Tamam da Tavşan Kiko benim peynirimi senden niçin aldı, onu ne yapacak?”

Yalan söylemeye devam eden fare Pete, yalanını devam ettirmek zorunda kalmıştı… “Şeyy, şeyy benim ona birazcık borcum vardı da, onu vermediğim için ona karşılık peyniri aldı.”

Sincap Mino, “Senin ne borcun olabilir ki o tavşan Kiko’ya?”

Sıkıştığı için kekelemeye başlayan Pete, sorulan her soruya karşın artık yalanlar uydurmaya devam etmiş çünkü artık durumu kontrol edemiyordu.

Fare: “Borç olarak almıştım, işte şey, şey biraz havuç almıştım kendisinden ama ona geri verme imkanım olmadı.”

Sincap Mino: “Tamam, da niye sözünde durmamak gibi bir hataya düştün ve onun havuçlarını geri vermedin.”

Fare gittikçe daha çok yalan söylediğinin farkına vardığı gibi dostuna verebilecek bir cevapta bulamadığından gitgide ne diyeceğini bilemiyormuş.

Fare: “Bu aralar hiç çalışmadığımdan borcumu ödeyemedim.”

Sincap: “Dostum bunu merakımdan soruyorum, çalışmamana sebep olan şey neydi peki?”

Fare, artık yalan söylemekten usanmış amma öylesine yalana bulaşmıştı ki, doğruyu da artık söyleyemiyormuş. “Bu aralar epey bir süre hasta olduğumdan çalışamadım.”

Sincap: “Anladım şimdi benim peynirime ne olacak peki, onun karşılığını ne zaman ödeyeceksin?” Diye sorunca

Artık dayanamayan pete, yalan söyledikçe dahada battığını fark ederek, kendi kendine  bu iş böyle olmuyor diye mırıldanmış.

Bir yalanı başka bir yalanla örtmeye çalıştığını, üstelik bunu da en yakın arkadaşına yaptığını ve arkadaşının da kendisine ne kadar çok kızdığını görünce en sonunda pes etmiş:

“Güzel dostum hele bir içeri gir, ben sana olan biteni en baştan anlatayım.” demiş.

İçeri giren dostuna her şeyi anlatmış sonrada ona: “Arkadaşım şimdi hepsini öğrendin, en başından beri sana yalan söyledim, ne olur şimdi beni affet, arkadaşlığımıza zarar gelir düşüncesiyle yalan söyledim ama baktım ki yalan yalanı doğuruyor.”

Bir süre soluklandıktan sonra “Bu yalanın altından bir türlü kalkamadım o sebeple yalana bir son vermek istediğimden doğruyu anlatmaya karar verdim.” demiş.

Kızıl Sincap, hiç tepki vermeden arkadaşını dinlemiş, ilk başlarda yalan söylediği için ona kızmış olsa da, doğruyu söylediği için onu affetmiş.

Pete ise bir daha sebep ne olursa olsun yalan söylemeyeceğine dair dostuna söz vermiş ve böylece arkadaşlıkları bozulmadan birbirlerine sarılarak ayrılmışlar.

Sevgili çocuklar, işte bir yalan’ın sonunda neler olduğunu anlamamış için çok güzel bir masal.

Siz siz olun sebebi her ne olursa olsun! Yalan söylemeden önce birkaç kez düşünün ve Pete gibi gülünç bir duruma düşmeyin.

Sincap ve Fare Yalanın Sonu Hikayesi’ ni beğendiğinizi umarız dilerseniz Eğitici Masallar sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.