Bir zamanlar kuzeyde her tarafın buz ile kaplı olduğu çok ama çok uzak bir yerde yaşayan Penguenler arasında Küçük ve Neşeli bir Penguen varmış. Her sabah kalkar kalkmaz oynaya oynaya buzların üzerinde dolaşan ve etrafına neşe…
Eve varınca Suzan Hanım “Kemal bey baksana yolda küçük ve tatlı bir köpek gördüm.” Kocası gülümseyerek “Demek ailemizin yeni üyesi de bu yavru köpekçikmiş, ismide Pati olsun.” Demiş. O yavru köpeği o günden sonra yanında ayırmayan…
Pamuk her sabah erken uyanır. Sessizce aile bireylerinin uyanmasını beklerdi. Hiç gürültü yapmaz ve kimseyi de rahatsız etmezdi. Bu ailede bu yüzden Kediyi çok sever hiç ama hiç yalnız bırakmazdı. Bir Pazar sabahı ailede bir telaş…
Bu oduncu çevresinde sevilen biriymiş ancak zaman zaman öyle yalanlar söylermiş ki, her defasında çevresinde bulunanlardan birini zor durumda bırakırmış. Bir gün odun kesmek için ormana giden oduncu, Kral’ın askerleriyle ormanda olduğunu görünce hemen onların yanına…
Anne Koyunun yavrularından birinin ismi Ayşe diğerinin ise Fatma’ymış. Küçük kuzular çoğu zaman annesi olmadan tek başına dışarı çıkmazlardı. Annesi evde oluğu zamanlarda bahçeye çıkarak oyunlar oynarlarmış. Zaman zamanda anneleri Ayşe ile Fatma’yı alarak ormanda daha…
Yine bir akşam Rüzgaroğlu, eşine “Bana biraz yiyecek hazırlar mısın? Sabah erkenden Ava çıkacağım.” Demiş. Eşi hemen yiyecek bir şeyler hazırlayarak mutfağa bırakmış. Sabah erkenden kalkan Rüzgaroğlu, eşinin hazırladığı, yiyecekleri heybesine koyduktan sonra ormana doğru yola…
Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde güzelliği dillere destan olan Dilber isminde bir sultan varmış. Dilber Sultan her ne yaparsa yapsın, Padişah ona hiç kızmadığından çoğu zaman çevresindekilerle alay etmek Dilber Sultanın çok hoşuna giderdi….
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde birbirinden güzel Çocuk Masalları anlatan yaşlı bir kadın varmış. Bu kadın akşam olduğu vakit sokağın başına battaniyeyi serer, üzerinde oturur, ışıldağı yakar ve çocukların gelmesini beklerdi. Çocuklar ise akşam…
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde çok büyük ve güçlü bir ülkeyi yöneten çok zeki ve iyi niyetli bir padişah varmış. Padişah, eşi Gülnaz Sultanı çok seviyor. Onun üzülmesini hiç ama hiç istemiyordu. Ne varki…
Bu karı koca’nın tek sıkıntıları bir çocuklarının olmamasıymış. İkiside bir çocuklarının olmasını çok istiyorlarmış. Günler bu şekilde geçip giderken, sabah erkenden kalkan oduncu, işe gitmek için evden dışarı çıktığında kapının önünde bir beşiğin içinde ağlayan bir…